Blog Posts

Greta, Putin ve Jeneropolitik

greta

Greta Thunberg 2003 doğumlu. 11 Eylül’ü görmedi. 11 Eylül sonrasında tetiklenen küresel paradigma değişimini, ABD’nin yeni “Önleyici Savaş” stratejisini, Afganistan Savaşı’nı görmedi. Saddam Kurban Bayramı’nın ilk gününde asılırken henüz 3 yaşındaydı. Dünyaya dâir ilk hatırladığı şeyler muhtemelen Çin’in ekonomik sıçraması, Facebook fenomeni, akıllı telefonların dev adımlarla hayatımıza girişi gibi şeyler… Greta’nın gördüğü en afili fenomen muhtemelen IŞİD’den ibâret. Greta için Soğuk Savaş, Berlin Duvarı, SSCB’nin dağılması, Körfez Savaşı, İran-Irak Savaşı, Yugoslavya’nın dağılması ve Bosna Savaşı gibi olaylar ve fenomenler ise

Devâmı

Kripto Paralar ve Önyargılar

crypto1

Doğu toplumu olmanın en büyük dezavantajı, en okumuşunun bile hûrâfelerden tamâmen arınamaması olsa gerek. İnanmak, Doğu insanı için bir tutku, bir vazgeçemeyiş. Hâl böyle olunca, bu insanların önüne her türlü somut delili koysanız bile o insan inancını sorgulamaz, aksine daha sâbit fikirli olur. Bunun en açık örneğini ise mahkemelerimizde görüyoruz. Ama konumuz bu değil… Konumuz, bilmediği ya da yanlış bilgilendirildiği hâlde hâlâ doğru bildiğini zanneden insanların kripto para piyasası hakkındaki ön yargıları. Örneğin, duyduğumuz en garip cümlelerden biri şu: “Hiçbir

Devâmı

Komplo Teorileri Neden Sevilir?

komplo

Corona’yı 5G teknolojisi ile harmanlayıp buna dâir komplo zırvalarına inanan insanların bu zırvalara neden bu kadar kolay inandığı konusunu konuşmalıyız. Çünkü tespit olmadan tedâvi olmaz. İnsanlar bu tür komplo zırvalarına kolayca kanıyor mu gerçekten? Hiç sanmıyorum. Aslında burada olan, insanların ihtiyâcına sunulmuş bir üründen ibâret. Çünkü insanlar, küçük ve sıkıcı hayatlarında aksiyon arıyor. Komplo teorileri ise insanlara bir kaos ve bu kaosta figüranlık bile olsa bir rol va’d ediyor. Ayrıca, insanlar hızla inandıkları komplo teorilerinden bahsederken sanki o “gizemli gerçeği” kendileri

Devâmı

Saplantı

istif

Babam 1932’de, annem 1949’da doğmuş. Babam İkinci Dünya Savaşı sırasında Rusya’yı bombalamaya giden ve Artvin üzerinden geçen Alman bombardıman uçaklarını gördüğünü anlatırdı. Kore Savaşı sırasında Harp Okulu’nda öğrenciydi. 27 Mayıs darbesinde genç bir subaydı. Annem 27 Mayıs darbesi sırasında genç kızlığın eşiğinde bir çocukmuş. Sonrasında yaşanan 3 darbeyi, 1970’lerin iç çatışma ortamını, Petrol Krizi’ni, Kıbrıs çıkartmalarını ve uygulanan ambargoları yaşamış. O nesil öyle şeyler görmüş, öyle şeyler yaşamış ki, hepsi bu olaylarla yontulmuş, bu olaylara göre biçim almış. Kaç sokağa

Devâmı

Sivil Yardım Çelişkisi

civilaid

Dünyanın neresinde olursa olsun, bir felâket yaşandığında yardım kampanyaları düzenlenir. Çünkü felâket nedeniyle birçok yaşamsal ihtiyaç doğar: Barınmak için çadır, tedâvi için ilâç ve tıbbî malzeme, beslenme için gıda malzemesi vb. Bu yaşamsal ihtiyaç malzemelerinin satın alınabilmesi için insanlardan, kurumlardan yardım beklenir, büyük miktarda yardım da toplanır. Ama burada oksimoron bir durum yok mu? Yaşamsal ihtiyaç malzemelerinin felâket yaşanırken hâlâ piyasa fiyatından ve hatırı sayılır bir kâr marjı ile, sıradan bir piyasa malı olarak satın alınıyor olması saçma değil mi?

Devâmı

Site Footer

Sliding Sidebar

    2019 © Oğuz Evren KILIÇ.   Bu internet sitesindeki tüm yazılar ve diğer içerikler izinsiz kopyalanamaz ve kullanılamaz. Tüm içeriğin hakkı mahfuzdur.