İki tanımla başlayalım: 1- İnsanların varlıklarını belirleyen şey bilinçleri değildir; tersine, insanların toplumsal üretimdeki varlıklarıdır, ki bilinçlerini belirler. Bu, “alt yapıdır”. 2- Toplumdaki üretim ilişkileri nasıl ki ebedî olmayıp gelip geçiciyseler, onların soyut dile getirilişleri olan düşünceler ve kategoriler de târihsel ve gelip geçicidirler. Bu da, “üst yapıdır”. Materyalizm, ideolojileri açıklarken bu ideolojilerin yansıttığı sosyal psikolojiye ya da belli bir sınıfın psikolojisine; bu psikolojiyi açıklamak için de, ekonomik gelişmenin getirdiği sosyal yapıya başvurur: Yani, Hegel’in yıkıntıları üzerine materyalizm bayrağını tekrâr …
Etiket: felsefe
“Protestan Ahlâkı Ve Kapitalizmin Ruhu” isimli eserin yazarının Max Weber’den başkası olması düşünülemezdi. Zirâ Weber, muhafazakâr sayılmayacak bir âile yapısı içinde büyümüş ve annesinin Protestan inancının etkisi altında kalmıştı. Weber’in daha küçük yaşlarında beliren Avrupa merkezci târih ve medeniyet anlayışını ilerleyen dönemlerde dinî dayanaklarla güçlendirmesi sonucunda bir “Protestan ahlâkı” tanımlaması ve bunun sermâye tabanlı sistemle ilişkilendirilmesi sonucuna varmış olması, bu bakımdan hiç de şaşırtıcı değildir. Aslında Weber’in doğru bir şekilde tespit ettiği üzere, Reform’u tâkip eden yıllar içerisinde Avrupa karasında …
Beşeriyet, evrimin doğal bir gereği olan çatışmayı yaşıyor: Evrimsel zekâsı daha az gelişmiş bireyler, evrimsel zekâsı daha gelişmiş türün diğer bireylerinden geride kalıyor ve ileriye doğru yürüyen tür, geride kalanı yalnız bırakıyor. Biz, bunu ilk kez yaşamıyoruz. Homo Sapiens türü ilk adımlarını atarken, dünyanın geri kalan yerlerinde daha geri evrimsel aşamalar yoğunluktaydı. Neanderthal, Cro-Magnon gibi birçok geri tür, hem kendi arasında hem de birbiri ile hem savaş hem üreyiş hâlindeydi. Bu hengâmede Sapiens’in durumu da çok farklı değildi. Sapiens, hem …
“Cehâlet mutluluktur”… Orijinali “Ignorance is bliss” olarak biliniyor. Nedense ünlü Fransız düşünür Descartés’in üzerine kalmış bir söz fakat aslında ünlü İngiliz şâir Thomas GRAY’in bir şiirinin son iki mısrasında geçiyor: “ … cehâletin mutluluk olduğu yerde,Bilge olmak aptalca.” Bu “ignorance” kelimesi ikircikli bir kelime. Latince’den Eski Fransızca’ya, oradan da İngilizce’ye geçmiş. Latince “ignatum” kelimesinden geliyor. İlk akla gelen anlamı “cehâlet” olsa da, içrek anlamı “kaba bir umursamazlık” hususunu da barındırıyor. İngilizce’de “to ignore” fiili aynı zamanda “görmezden gelmek” anlamına da …
19. Yüzyıl’a girildiğinde dünyada yükselen iki süper güçten biri olan Britanya’da 1837 yılında Victoria isimli 18 yaşında genç bir kadın tahta çıktı. Kraliçe Victoria’nın iktidârı tastamam 64 yıl sürdü. Bu 64 yıl, dünya târihine “Victorian Era”, yâni “Victoria Çağı” olarak geçti. Hani “steampunk” filmleri, hikâyeleri seviyorsunuz ya… Karındeşen Jack, Sherlock Holmes, Oliver Twist, Dr. Jekyll ve Mr. Hyde denilince aklımızda beliren şehirler, sokaklar, insanlar var ya… İşte onların hepsi Victoria Çağı’nın birer görünümü. Neyse, konumuza dönelim… Victoria Çağı, Sanayi Devrimi’nin, …