Ayasofya Hatâsı

Arab_Revolt

16. Yüzyıl’ın başındayız. Konstantinopolis, Osmanlı mülkü olalı 50 yıldan fazla zaman olmuş. Hristiyan dünyasının iki merkezinden biri, her ne kadar “düşman kardeş” Ortodokslar için merkez olsa da, İslâm âidiyetine sâhip bir devlet tarafından ele geçirilmiş. Hâliyle bu durumun Osmanlı lehine yarattığı büyük bir algı mevcut. Artık Osmanlı, Avrupa’nın gözünde “Doğu’dan gelen Moğol/Türkmen akını” değil. 1453’ten itibâren Osmanlı, Hristiyanlığı dünya üzerinden silmeye gelen İslâm ordusu. Fakat ilginçtir, aynı algının İslâm coğrafyasında var olduğunu söylemek güç. Konstantinopolis’in Osmanlılar tarafından ele geçirilmesi, İslâm

Devâmı

İstanbul Çürümesin, Anadolu Dirilsin!

population

İstanbul’un çürüyüşü 150 yıl önce değil; Celâlî İsyanları ile, İstanbul için milyonlarca kilometrekarenin sömürülmesi ile, sömürülen ve yoksullaştırılan taşranın İstanbul’a akmaya başlaması ile, hâsılı Yükseliş Dönemi zannedilen Baş Aşağı İniş Dönemi ile başladı. İstanbul, Kânunî’den başlayarak kanserleştirildi. Kendisini de, milyonlarca kilometrekareyi de sömürdü, tüketti. Avrupa’daki kasabalar birer medeniyet şehrine dönüşürken, İstanbul ve sömürdüğü geniş coğrafya günden güne taşralaştı, yozlaştı, yoksullaştı. Çünkü İstanbul, süslü binâlar yapmayı medeniyet zanneden hazır yiyicilerin elinde kaldı. O binâlar ki, mîmarîleri bile onları yaptıranların yaratıcılığından değil,

Devâmı

Site Footer

Sliding Sidebar

    2019 © Oğuz Evren KILIÇ.   Bu internet sitesindeki tüm yazılar ve diğer içerikler izinsiz kopyalanamaz ve kullanılamaz. Tüm içeriğin hakkı mahfuzdur.